2002’de başlayan efsanevi serinin 3. halkası ‘28 Yıl Sonra’ sinemalarda.
Hatırlayın; Danny Boyle’un yönettiği ‘28 Gün Sonra’ (2002) sinemada zombileri bambaşka bir seviyeye taşıyıp “hızlı ve öfkeli enfekte” kavramını hayatımıza sokmuştu. Ardından 2007’de başka bir ekiple ‘28 Hafta Sonra’ geldi. Ve şimdi ‘28 Yıl Sonra’ tam 1 saat 55 dakika sürüyor. Yönetmen yine Danny Boyle, senaryo da Alex Garland imzalı. Filmin görüntü yönetmeni Anthony Dod Mantle, ve bazı sahneler özel bir düzenekteki iPhone 15 Pro Max ve çiftlik hayvanlarına bağlanan aksiyon kameralarıyla çekilmiş.
Film, öfke virüsünün yayılmasından tam 28 yıl sonra geçiyor. Kuzey İngiltere’de Lindisfarne Adası’nda hayatta kalan bir baba ve oğulun Aaron Taylor Johnson (Jamie) ve Alfie Williams (Spike) anakaraya tehlikeli bir görev için çıkmasıyla başlıyoruz.
İzleyici açısından dikkat çeken unsurlardan biri, enfekte olanlar arasında tür çeşitliliği ve kendi ekosistemlerini görüyoruz. Adada zaman adeta durmuşken, Avrupa kıtasında hayat akmaya devam ediyor. Bu zıtlık, filmin en dikkat çekici bölümlerinden biri olmuş.
Aaron Taylor-Johnson ve Ralph Fiennes’ın rolleri beklendiği kadar uzun ya da yoğun değil; ama özellikle Taylor-Johnson’ın baba-oğul dinamiği başarılı kotarılmış. Bütün dedikodular ilk filmdeki Cillian Murphy’nin dönüşü üzerineydi. Peki bu filmde ne oluyor? Kendisi oyuncu olarak yok, ama yapımcı olarak filme destek vermiş.
Film, sadece bir devam değil; yeni bir üçlemenin başlangıcı. 2026’da vizyona girecek olan ‘28 Years Later: The Bone Temple’ ise Candyman’la tanınan Nia DaCosta yönetiminde geliyor ve iddialara göre Cillian Murphy de orada olabilir…
Serinin hayranları belki finali çok tatmin edici bulmayabilir ama unutmayalım: bu, yeni halkının ilk filmi!
Film çıkışı kesinlikle Rudyard Kipling’in ‘Boots’ şiirinin Taylor Holmes tarafından seslendirilen tüyler ürpertici versiyonunu dinlemek şart!
Aslıhan Saraçoğlu yazdı.
@aslihansaracoglu
