Sanatçı Ani Çelik Arevyan, bu serisinde otuz beş yılı aşkın süredir parfüm olarak kullandığı ve biriktirdiği otuz beş adet kadın vücudu şeklindeki koku şişelerini yeniden yorumluyor.
Arevyan, serisini şu sözlerle anlatıyor:“Şimdiki zamanda var olan hatırlama anları ile kendi formlarımı yeniden oluşturuyorum. Bedenler ve hareketler arasındaki ilişkiler, jestler ve zamanda biriken izlerle; bir başka deyişle kendi yıllarımla ve geçmiş zamanımla iletişim kurmak istiyorum. Erimiş bedenleri bazen bir kadının hareketlerine, oturan, uzanan, dans eden figürlere, bazen de soyut birer objeye dönüştürüyorum.
Fotoğraf sanatı ise, benim için bir anlatım biçimi olduğu kadar, aynı zamanda bir keşif süreci. Fotoğraf ve heykel çalışmalarımda, insanın duygusal ve düşünsel derinliklerine dokunmayı hedefliyorum. Kişisel hikayelerim, materyal ve teknik seçimlerim ile evrensel temalar arasında bir köprü kurmak istiyorum.”Sanatçı, camı eriterek oluşturduğu yeni heykellerde, parfüm şişelerindeki desenlerin izlerinin silinişini, zamanla kaybolan anıların seyrelmesine benzetiyor. Bu süreci, “hafiflemesi ve silinmesine benziyordu” sözleriyle tanımlıyor ve kaybolan izlerle farklı zamanlar arasında içe dönük bir yolculuğa çıktığını dile getiriyor.
Heykelciklerde ise zaman katmanlarını, geçmiş ve şimdiki zamanın birleşip ayrılan, dönüşen ve tekrar eden rastlantısal devinimlerini gözler önüne seriyor. Arevyan, “Erittiğim parfüm şişelerinde, hatırlamanın geçiciliği ve bıraktığı izler, koku duyusunun hafızayla kurduğu kopmaz bağın da yardımıyla anılarımı canlı tutuyor” diyerek eserlerinin özünü açıklıyor.
Sanatçının stüdyosunda görülebilecek olan sergi, 20 Eylül – 23 Kasım 2025 tarihleri arasında sanatseverlerle buluşacak.
