21 Kasım 2024

Dünya Varmış filmi için Engin Altan Düzyatan ile konuştuk.

Yönetmenliğini Altın Portakal ödüllü Ali Adnan Özgür’ün üstlendiği post-apokaliptik öğeler taşıyan macera ve komedi filmi “Dünya Varmış”’ın Bodrum’daki setini ziyaret ettik. Daha önce denenmemiş konseptiyle öne çıkan projede heyecan, arkadaşlık ve aşk üçgeninde gelişen olaylar, fütüristtik bir anlatımla beyaz perdeye taşınıyor. Senaryosunu Sarp Bozkurt’un kaleme aldığı ‘Dünya Varmış’ kadrosundaki yıldız isimlerle PPR İletişim’in davetiyle bir araya geldiğimizde keyifli röportajlara da imza attık.

Ekibimizden Aslıhan Saraçoğlu ilk olarak Engin Altan Düzyatan ile bir araya geldi.

Aslıhan Saraçoğlu- Herkese merhaba bugün Bodrum’dayız. DÜNYA VARMIŞ filmi sete çıktı bildiğiniz gibi ve Engin Altan Düzyatan, Sarp Bozkurt ve Melisa Şenolsun’u buluşturan muhteşem bir kadro söz konusu. Biz de şu anda filmin setine geldik ve güzel bir röportaj için yanımıza Engin Altan Düzyatan‘ı aldık.Merhabalar
Engin Altan Düzyatan- Selam merhaba.


A.S.- Şimdi çekimler nasıl gidiyor? Diye klasik bir soruyla başlamak istiyorum.

E.A.D.- Vallahi keyfimiz yerinde. Çekim yapmak kapalı set ortamı ve böyle kapalı mekan olunca kontrollü bir stüdyoda çok daha rahat oluyor. O yüzden böyle bir sahil kasabasındayız. O yüzden şehirden uzaklaşmak ve şehir dışında çekim yapmak o da çok keyifli bizim için. Şu anda çok iyi gidiyoruz çok daha az zamanımız kaldı bitirmeye böyle son bir haftamız gibi bakalım biz heyecanlıyız.

A.S.-Film bittiğinde sinemaseverler nasıl bir film izleyecekler sizce?

E.A.D.- Aslında çok değişik bir tür. Benim içinde olmak isteme sebeplerinden de bir tanesi bu. Post apokaliptik başlayıp macera filmi gibi devam eden ama içinde önemli komedi unsurları barındıran değişik bir tür ve benim içinde bir deneme aslında bu film. Çok keyifle oynuyorum şimdilik her şey çok iyi geçiyor. Bakalım izleyiciler aslında değişik bir film izleyeceklerine emin olabilirler çünkü daha önce Türk sinemasında örneğini görmediğim bir tür çekiyoruz.

A.S.-Uzun zamandan beri aslında tarihi rollerle sizi görüyorduk bizim açımızdan da bayağı bir değişiklik olacak seyirciler açısından da. Şimdi bu kapsamda canlandırdığınız karakterin sizce en sevdiğiniz, kendinize en yakın bulduğunuz özelliği nedir acaba?

E.A.D.- Çok açık sözlü bir adam. Böyle dan dan mı deriz gerçekten hani içinden geleni sakınmayan dobra bir adam. Ben de öyle bir adamımdır genelde o yüzden bu benzer özelliğimiz olabilir. Lider ruhlu bir adam. Bir anda içeri girdiği ortamda hemen liderliği ele alan orayı böyle kendi kuralları çerçevesinde yöneten ya da yönetmeye yönelik hemen bir tavır sergileyen bir tip. Bir taksi şoförü ama o bizim bildiğimiz arada denk geldiğimiz o filozof taksi şoförleri var ya, biraz o tarz bir taksi şoförü. Keyifli iş keyifli adam ve hiç tahmin etmediği bir şekilde tahmin etmediği bir ortamın içinde kalıyor. Ve orada da bir şekilde yolunu bulmaya çalışıyor. Biz de aslında o yolunu bulmaya çalışırken akan hikayeyi izliyoruz.

A.S.-Filmdeki en favori repliğiniz ne oldu desem aklınıza bir şey gelir mi?

E.A.D.-Yani şu an gelmeyebilir çünkü bir çok ilginç repliğim var. Ne olabilir…( Burada düşünüyor ve asistanına soruyor) Ne olabilir Zeyno aklına ilginç bir şey geliyor mu?

A.S.- Bakalım bir tüyo alabilecek miyiz? Ama şimdi Spoiler ‘a girecek diye düşünülüyor olabilir. (Zeyno’da replik konusunda kararsız kalıyor)

E.A.D.-Dur bakalım, aklıma gelirse söyleyeceğim size. (Artık bu sorumuzun cevabı bir sonraki sohbetimize kaldı)

A.S.- Tamamdır, Şimdi yaşadığınız dünyanın 24 saat sonra sona ereceğini bilseniz tıpkı bu filmdeki gibi siz ilk olarak ne yapardınız?

E.A.D.- Ailem ve çocuklarımı yanıma alır herhalde doğaya çekilirdim. Yani başka yapacak bir şey gelmezdi aklıma. Ailem ve çocuklarımla doğanın içinde beklerdim. Aman aman böyle şeylerle karşılaşmayalım inşallah..

A.S.- İnşallah… Ama şöyle de bir durum var; Deyim yerindeyse Mikro plastiklerin başrolde olduğu “Sen de Fark Et” belgeseli aslına bakarsanız apokaliptik ortama doğru giden dünyanın ön sinyallerini veriyor.
Daha doğrusu bunu engellemek adına bir proje sizin yaptığınız belgesel film “Sen de Fark Et!”
Dolayısıyla hem bu filmi hem bu yaptığınız projeyi düşündüğünüz zaman birazcık benzerlikler var. Çünkü gidişatımız çok iyi gözükmüyor gibi?

E.A.D.- Maalesef öyle… Gerçekten çok hızlı kirletiyoruz dünyamızı ve çok hızla zarar veriyoruz dünyaya. Dünya çok güçlü bunların hepsini kaldırabilecek ve hepsini bir şekilde iyileştirebilecek güce sahip ama bu zamanı tanımamız gerekiyor dünyaya. Maalesef bu zamanı tanımıyoruz ona ve her yeri çok hızlı kirletiyoruz, çok hızlı mikro plastiklerle dolduruyoruz. İşte çok hızla havayı kirletiyoruz ve yine zaman tanımıyoruz dünyaya kendini tedavi etmesi için… Ama bir şekilde dediğim gibi son alınan kararlar çerçevesinde devletler, büyük şirketler bunlar için harekete geçti. O yüzden bence son zamanlarda daha fazla bireysel uyanışlara ihtiyacımız var. Biraz daha dünyayı bireysel olarak nasıl koruyabiliriz, bireysel olarak dünyaya nasıl iyi davranabiliriz diye düşünmemiz gerekiyor. Şu an ihtiyacımız olan şey bu. Yaptığım belgeselleri de bunun için yapıyorum. Bireysel farkındalık ve bireysel uyanışları yakalayabilmek için yapıyorum. Bunu sağlayabilirsek o zaman dünyaya bence iyileşmesi için bir fırsat sağlayabiliriz. O zaman bu post-apokaliptik dünya sonu olaylarını düşünmemize gerek kalmaz.

A.S.- Ve onları sadece filmlerde görürüz değil mi?

E.A.D.-Aynen onları sadece filmlerde görür ve hayatımıza devam ederiz.

A.S.- Çok doğru söylüyorsunuz çünkü yaşadığımız tek bir yuva var tek bir gezegen var o da dünyamız ve farkındalık yaratmak adına yaptığınız tüm bu projeleri de düşünürsek son olarak Bidolu Sinema takipçilerine bireysel dediniz ne önerirsiniz? Aklınıza gelecek ilk cümle ne olurdu?

E.A.D.- Lütfen tek kullanımlık plastiklerden sakının!

Lütfen mail kutunuzu boşaltın. Gereksiz yere orada çok fazla depolama alanı kullanmayın!

Lütfen suyunuzu dikkatli kullanın çünkü sonsuz ve sınırsız değil!

A.S.- Çok çok teşekkürler bu keyifli röportaj için, film için de şimdiden başarılar diliyoruz artık galasında yeniden görüşmek üzere diyorum.

E- Görüşürüz umuyorum, ben teşekkür ederim sağ olun.

Vinkmag ad

Read Previous

TRT 2’den Haziran Ayında Her Akşam Farklı Film

Read Next

“Dünya Varmış” filminin setinde Melisa Şenolsun ile konuştuk.

Most Popular